İstanbul’un hareketli bir sonbahar akşamıydı. 27 yaşında, bir startup’ta ürün yöneticisi olarak çalışan, yoğun iş temposundan kaçmak için hobiler arayan bir adamdım. Haftalardır, arkadaşımın tavsiyesiyle, Beyoğlu’nda bir dans stüdyosunda salsa derslerine katılıyordum. Dans, hem bedenimi hem ruhumu özgürleştiriyordu, ama asıl büyü, dans hocası Lara’daydı. 32 yaşında, uzun dalgalı kumral saçlı, ela gözlü, her hareketiyle enerji saçan bir kadın. Sıkı dans kıyafetleri, transparan bluzları ve her zaman kırmızı rujlu dudaklarıyla, stüdyonun kraliçesi gibiydi. Lara, öğrencilerine karşı hem teşvik edici hem de acımasızdı; yanlış bir adım attığınızda, o tatlı gülümsemesinin ardında keskin bir eleştiri saklıydı. Onun salsa figürlerini sergileyişini izlemek, sadece dans değil, bir tür hipnozdu.
O akşam, grup dersi sonrası bireysel bir prova için stüdyoda kaldım. Bir yarışma için partnerimle hazırlanıyorduk, ama ben hâlâ temel adımları bile düzgün atamıyordum. Lara, stüdyonun aynalı duvarlarına yaslanmış, beni izliyordu. Üzerinde siyah, vücudu saran bir dans elbisesi vardı; saçları dağınık bir topuzla toplanmıştı. “Yine yanlış!” dedi, kollarını göğsünde kavuşturarak. “Bu adımları öğrenmezsen, yarışmada rezil olursun. Ritmi hissetmiyorsun.”
“Lara, lütfen,” dedim, nefes nefese. “Haftalardır deniyorum, ama bu salsa işi zor. Bana biraz tolerans göster.” O, kaşlarını kaldırdı, aynadan bana baktı. “Tolerans mı?” dedi, alaycı bir gülümsemeyle. “Dans, disiplin ister. Ritmi yakalamazsan, bu stüdyoda yerin yok.” Elbisesinin eteği, her hareketinde hafifçe savruluyordu, ve o ela gözler, sanki beni tartıyordu.
Bu tavrı, hem sinirimi bozdu hem de içimde bir şeyler kıpırdattı. Lara’nın o kendinden emin, disiplinli duruşu, beni hem çıldırtsa da ona karşı bir çekim hissediyordum. Haftalardır onun figürlerini, kalçalarının ritmik hareketlerini izlerken, sadece dansa değil, ona da hayran kalmıştım. “Ritmi yakalayamazsam ne olur?” dedim, stüdyonun ortasında ona yaklaşarak. “Belki başka bir yolla seni ikna edebilirim.”
Lara, bir an duraksadı, sonra gülümsedi. “Ne kadar cüretkâr,” dedi, aynalı duvara yaslanarak. “Ne sunacaksın ki bu yanlış adımları affedeyim?” Stüdyo boştu, diğer öğrenciler çoktan gitmişti. Aynalar, sadece bizi yansıtıyordu; fondaki hafif salsa melodisi, havayı daha da elektrikli kılıyordu. O an, cesaretimle arzularım birleşti. “İkna etmek için başka ritimlerim var,” dedim, sesimi alçaltarak.
Lara, stüdyonun ortasına yürüdü, kollarını açtı. “Ciddi misin?” dedi, sesinde hem merak hem de bir davet. “Burası dans pisti, yanlış adım kaldırmaz.” Ama geri çekilmedi, tam tersine, hafifçe öne eğildi. “Yanlış adım değil, bu bir doğaçlama,” dedim, gülümseyerek. Elimi beline koydum, o da titredi, ama gözlerini benden ayırmadı. “Hadi, doğaçlama yap bakalım,” dedi, fısıltıyla.
O an, her şey hızlandı. Lara’nın dans elbisesini sıyırdım, o da benim gömleğimin düğmelerine uzandı. Aynalı duvarlara yaslandık, stüdyonun ahşap zemini hafifçe gıcırdadı. “Sessiz ol, aynalar her şeyi yansıtır,” dedi, ama sesi artık o disiplinli dans hocasına ait değildi; tamamen arzuya teslimdi. Onun kumral saçlarını avuçladım, o da beni kendine çekti. Aynalar, her hareketimizi çoğaltırken, sanki bir salsa figürü sergiliyorduk. Lara’nın inlemeleri, fondaki müziğe karıştı, ama dışarıdaki sokak sessizliği onları yuttu. Onun o zarif, enerjik duruşu, şimdi sadece tutkuya dönüşmüştü. Elleri omuzlarımda, benim ellerim kalçalarında, stüdyonun sıcak atmosferine karşı birbirimize sarıldık. O an, ne yanlış adımlar, ne yarışma, ne de başka bir şey umurumdaydı. Sadece Lara ve ben vardık, aynaların tanıklığında kendi ritmimizi bulan iki ruhtuk.
Sonunda, nefes nefese, aynalara yaslandık. Lara, saçlarını düzeltti, elbisesini toparladı. “Bu doğaçlama, fena değildi,” dedi, gülümseyerek. “Ama yarışmada yine de adımları kaçırma.” Ayağa kalktı, müzik çaları durdurdu, birkaç figür gösterdi. “Listede kalıyorsun,” dedi, göz kırparak. Yarışma akşamı, partnerimle sahnede yerimi aldım. Her adım, Lara’nın bakışlarıyla daha anlamlıydı. Dansımız, alkışlarla taçlandı; ritmi hissetmiştim.
O akşam, yarışma sonrası Lara’yla stüdyoda buluştuk. “Adımları öğrendin,” dedi, sırıtarak. “Ama doğaçlamaya devam etmek istersen, stüdyo her zaman açık.” O andan sonra, salsa dersleri sadece dansla sınırlı kalmadı. Her provada, her figürde, Lara’yla göz göze geliyorduk. Bazen bir adım, bazen bir bahane, ama stüdyonun aynalı köşeleri, bizim sırrımızın mekânı oldu. Lara, dışarıdan bakıldığında zarif, disiplinli bir dans hocasıydı, ama benim için, o aynaların gölgesinde yanan bir ateşti. Onunla geçirdiğim anlar, sadece bir dans dersi değildi; aramızda, sözlere dökülmeyen bir bağ oluşmuştu.
Bir gün, stüdyoya gittiğimde Lara’yı göremedim. Başka bir hoca, onun yurtdışındaki bir dans festivaline katıldığını söyledi. Telefon numarasını almamıştım, sadece o stüdyoda, o anlarda birbirimize aittik. Ama Lara’nın ritmi, her salsa melodisinden daha kalıcı bir iz bıraktı. Belki bir gün, başka bir pistte, yine o ela gözlere rastlarım. O zamana kadar, aynaların yansıttığı anılar, İstanbul’un sonbahar akşamlarında benimle yaşamaya devam edecek.
Yalıkavak Escort Genç escortlar, genellikle 18 ila 30 yaş arasındaki kadınlardan oluşan, genç yaşlarına rağmen o...
Yalıkavak Escort Escort hizmetleri, keyifli vakit geçirmek ve sosyal hayatta farklı deneyimler yaşamak isteyen bireyler için...
Yalıkavak Escort siz değerli müşterilerimize yüksek kaliteli masaj hizmetleri sunmaktan gurur duyar. 2024 yılında açılan merkezimiz, modern ve gele...
Yalıkavak Escort Bu canlı semtinde, bedensel ve ruhsal sağlığınızı öne çıkaran özelleştirilmiş masaj hizmetleri sunuyoruz. 2021 yılında kapılarını ...
Yalıkavak Escort Modern ve geleneksel masaj tekniklerini ustalıkla harmanlayarak, her müşterimize kişiselleştirilmiş bir iyileşme ve rahatlama dene...